Mermer, traverten, granit, andezit, bazalt gibi çeşitli doğal taşları çıkarmak için kullanılan eski taş ocaklarının birçoğu zaman içerisinde atıl hale gelebiliyor. Yerel mirasın taşıyıcısı olan taş ocaklarının yeniden işlevlendirilmesi günümüzde oldukça popüler. Farklı renklere, dokulara ve mekansal özelliklere sahip bu mekanlar tasarım sürecinde mimarlar ve tasarımcıların yaratıcılıklarını destekleyen birer oyun alanı haline geliyor. Eski taş ocaklarının yeniden işlevlendirilmesi çevresel sürdürülebilirlik açısından önem taşıdığı gibi kültürel mirasın korunması ve tanıtılması açısından da oldukça değerli bir yere sahip. Bu sayımızda taş işçiliği mirasını geleceğe taşıyan, tarih ve doğanın sürdürülebilir bir anlayışla bir araya geldiği yeniden kullanıma açılan benzersiz taş ocağı örneklerini sizler için derledik.
.
.
Taş Yuva Amfitiyatrosu
.
.
Eskiden küçük bir taş ocağı olarak kullanılan Taş Yuva Amfitiyatrosu, 3andwich Design ve He Wei Studio tarafından özgün bir tasarım ile hayata döndürülmüş. 1990’lı yıllarda Çin’in hızlı şehirleşmesiyle birlikte Weihai’nın birçok yerinde açılan taş ocaklarının çevreci nedenlerle kapatılmasının ardından atıl hale gelen mekan tasarım ekibinin ilk görüşte hayran kaldığı bir yer olmuş. Yıllar süren erozyon sonucu oluşan eşsiz kavisli yapı, eski taş ocağının izlerini taşıyor.
Proje, “mevcut taş ocağını nasıl kamusal bir alana dönüştürebiliriz” sorusu etrafında şekillendirilmiş. Antik Yunan amfitiyatrolarından, Siena’daki Piazza del Campo ve Nanking’deki Dr. Sun Yat-sen Mozolesi’nden ilham alan mimarlar eski taş kaynağının özgün yapısıyla antik amfitiyatroların çeşitli özelliklerini bir araya getirmeyi arzulamışlar.
Çevresel sürdürülebilirlik prensipleri ile şekillenen Taş Yuva Amfitiyatrosu, tarihin ve doğanın uyum içinde buluştuğu bir yapıya dönüşmüş. Eski taş ocağının doğal formu hem tiyatro sahnesinin arka planı hem de performansın merkezi haline geliyor. Bu açık hava tiyatrosu, bölgedeki kamusal alan eksikliğini gidererek çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapmış ve bölge halkının beğenisini kazanıyor. Taş Yuva Amfitiyatrosu, kültürel mirası canlandıran ve doğanın güzelliklerini koruyan, sürdürülebilir bir yaklaşımın etkileyici bir örneğini sunuyor.
.
Mimari Tasarım: 3andwich Design & He Wei Studio
Tamamlanma Tarihi: 2019
Yer: Çin
Fotoğraflar: Weiqi Jin
.
.
Nashan Jeoloji Müzesi
.
.
Xiamen Urban Environment Design & Engineering imzalı Nashan Jeoloji Müzesi; bazalt, kumtaşı, tortul kayaç, breccia mermeri, peridotit, diyabaz, volkanik taş ve volkanik kül gibi zengin kayalık kalıntılara ev sahipliği yapan ve sıradışı jeolojik özellikleri ile tanınan Nashan Dağı’nda yer alıyor. Nashan Jeoloji Müzesi yerel yönetimin, benzersiz doğal mirası korumak ve aynı zamanda çevre bilincini artırmak istemesinin bir sonucu olarak doğmuş. Yaklaşık on yıl önce başlayan bu girişim, bölgeyi turistik bir cazibe merkezi haline getirme ve ekolojik dengeyi koruma hedeflerini bir araya getiriyor.
Müze, Nashan Dağı’nın jeolojik zenginliklerini sergilerken kalkan şeklindeki yanardağın formundan ilham alıyor. Yapının yerel taşlarla kaplanan dış cephesi çevreyle mükemmel bir uyum sağlıyor. Müzenin formundaki spiral düzenlemeler, ziyaretçilere jeolojik süreçleri anlamaları için eşsiz bir fırsat sunuyor.
Müzenin dışındaki çatı katı, ziyaretçilerin muhteşem manzaralar eşliğinde vakit geçirebilecekleri bir seyir terası olarak kullanılıyor. Bölgenin doğal tarihi yapıda tercih edilen doğal malzemeler aracılığıyla vurgulanıyor. Nashan Jeoloji Müzesi, heykelsi ve işlevsel yapısıyla ziyaretçilere doğal güzellikleri keşfetme fırsatı sunuyor. Müze, doğanın ve bilimin mükemmel birlikteliğini sergileyen etkileyici bir mimari deneyim merkezi olmayı hedefliyor.
.
Mimari Tasarım:Xiamen Urban Environment Design & Engineering
Tamamlanma Tarihi: 2021
Yer: Çin
Fotoğraflar: Yingchun Feng, Zehua Zhou
.
.
Arcari Mağarası
.
.
Herhangi bir geleneksel kültür merkezi ve hatta tipolojinin oldukça dışında kalan, taş ocağı olarak kullanımı durdurulana kadar Pietra di Vicenza taşının ocağı olarak kullanılan Arcari, David Chipperfield Architects ve Laboratorio Morseletto arasındaki uzun süreli profesyonel iş birliğiyle tasarlanmış. Vicenza yakınlarındaki bir tepenin altında bulunan 60 yıllık taş ocağı, doğa ve mimarinin birbirini taklit ettiği, mekanın, malzemenin ve yapının bütün olarak deneyimlenebildiği bir mekan. Mağarayı öncesinde de sıklıkla kişisel etkinlikler için kullanan Morseletto Ailesi daha kalıcı bir çözüm geliştirmeye karar vermiş. Taş ocağının tektonik niteliği çok güçlü olduğu için yapıya çok az müdahalede bulunulmuş. Arcari Mağarası, Adolphe Appia’nın sahne setlerini hatırlatan bir platform, basamak ve rampa ile Vicenza taşını mekana yeniden kazandırmış. Platformlar, antik Roma tiyatrolarındaki basamaklı katmanlara atıfta bulunacak oturma alanlarına dönüştürülmüş. Projede kullanılan tek malzeme Vicenza taşı olmuş. Taşın ocaktan çıkarılıp yeniden tasarımda kullanılmasıyla inşa aşaması taş ocağı geleneğini devam ettirmiş. Viabizzuno tarafından tasarlanan mekan ve sahne aydınlatması, çevredeki su dolu odaların alttan aydınlatılmasıyla atmosferi zenginleştirmiş ve görsel etkiye katkıda bulunmuş. Arcari Mağarası, mekanın kendine özgü niteliklerini koruyan ve vurgulayan çok işlevli bir yer yaratmayı başarmış.
.
Mimari Tasarım: David Chipperfield Mimarlık
Tamamlanma Tarihi: 2018
Yer: İtalya
Fotoğraflar: Edmund Sumner
.
.
Pedra Da Ra Seyir Noktası
.
.
Carlos Seoane tarafından İspanya’da tasarlanan Pedra Da Ra Seyir Noktası, Riveira şehir meclisinin turistik olanaklarını teşvik etmeyi amaçlayan bir belediye programına dayanıyor. Eskiden doğal taş ocağı olarak kullanılan seyir noktası, merdivenle Atlantik Okyanusu’nun ufka dek izlenebildiği bir tepelik olarak 1980’lerden beri kullanılmaya devam etmiş. Ancak merdivenlerin zamanla bozulup işlevini yitirmesiyle yenileme gerekliliği doğmuş. Carlos Seoane beton merdivenleri arazinin doğal formuna kavuşmasını sağlamış. Bu sırada ortaya çıkan yeni kayalar projenin yeniden düşünülmesini sağlamış. Adını da bu kaya oluşumundan alan Pedra Da Ra’nın bir Kelt yerleşimi olan Cida Castro yerleşiminin arkeolojik dokusu ve peyzaj değerinin önemsenerek eşsiz bir doğal alana dönüştürülmesi Seoane tarafından önerilmiş. Projede kullanılan malzeme mekana ait olma arayışının bir sonucu olarak tepeye 10 km uzaklıkta hala aktif olan Confurco taş ocağından çıkarılan taşlardan tercih edilmiş. Ayrıca, “pedras vellas” olarak adlandırılan taş karolarının ve bölgeden çıkarılan taş kalıntılarından elde edilen geri dönüştürülmüş arnavut kaldırımı biçimli taşların yeniden kullanımı, düşük maliyetli ve az bakım gerektiren yolların döşemesi için kullanılmış. Tek bir merkez noktaya odaklanmayan çeşitli yolların ve hareketli formların bulunduğu bir mekansal düzene sahip olan Pedra da Ra, farklı noktalardan doğaya bakmayı mümkün kılarken yere ait hissettiren taş dokunun ziyaretçiler tarafından yeniden keşfedilmesini sağlıyor.
.
.
Taş Ocağı No.9
.
.
DnA_Design and Architecture 2022 yılından bu yana Çin’de bulunan terk edilmiş taş ocaklarını, bölgeyi yeniden canlandırma amacıyla kamusal tesislere dönüştürüyor. Mimari dünyada nadir bulunan ve olağanüstü bir estetik sunan Taş Ocağı No.9, kayaların ustaca oyulduğu ve gün ışığının ince bir geçitten süzüldüğü ilgi çekici bir iç mekanla ziyaretçilerini karşılıyor. Dar girişe sahip yapının alt kısmı makineler yardımıyla şekillendirilirken, üst kısmı ise el işçiliğiyle oluşturulmuş. Bu iki zıt ama baskın inşa etme yöntemi mekanın mimari ifadesini ve tasarım dilini açığa çıkarıyor. Taş Ocağı No.9, taş ocaklarının çoğunda tesadüfi biçimde oluşan bir akustiğe sahip olduğundan teknik iyileştirmeler ve akustik optimizasyon sonrasında konferanslar, performanslar ve hatta geleneksel Wuju operalarının dahi sahnelenebileceği bir platforma dönüştürülmüş. Kaidesine düz taştan bir sahne ve gömme oturma alanı eklenen No.9’un yağışlı günlerde içinde birikmeye başlayan su ayna etkisi yaratarak yapı içerisinde bir görsel şölen sunuyor. Damlayan suyun sesi ise mekanın akustik zenginliğini tamamlıyor. Hem görsel hem akustik olarak ziyaretçilerine çok yönlü bir deneyim sunmayı hedefleyen Taş Ocağı No.9, mimari tasarım anlamında da ziyaretçiler için eşsiz bir keşif sunuyor.
.
Mimari Tasarım: DnA
Tamamlanma Tarihi: 2022
Yer: Çin
Fotoğraflar: Ziling Wang, Xiandu Scenic Area
.
.
Taş Ocağı No.8
.
.
DnA tasarımı 9 No’lu ocağın birkaç metre uzağında, iç mekanda çeşitli platformlara bölünmüş, okuma ve çalışma mekanlarına ev sahipliği yapan 8 No’lu ocağın girişi bulunuyor. Ocak, dağın iç kısımlarına doğru ilerlerken, yüksekliği yaklaşık 40 metre yüksekliğe kadar ulaşıyor. 8 numaralı ocak, taşların yukarıdan aşağıya elle çıkarılması sonucu oluşmuş. İç mekanda birbiri ardına sıralanan taş teraslar, ziyaretçilere hem mimari hem de entelektüel bir deneyim sunuyor. Açık bir kütüphaneye dönüştürülen mekanda mevcut taş platformların korunmasına özen gösterilmiş. Çelik ve preslenmiş bambudan yapılan yeni beton basamaklar ve oturma alanları taş ocağına uyarlanıyor. İç mekanın özenle tasarlanmış bu yapısı, ziyaretçilere bilgiye erişim ve yaratıcılık için özel alanlar sunuyor. Ortak dile sahip kitap rafları ve çalışma alanları bilgi dağının tamamlayıcı bir parçası haline geliyor.
.
Mimari Tasarım: DnA
Tamamlanma Tarihi: 2022
Yer: Çin
Fotoğraflar: Ziling Wang, Xiandu Scenic Area
.
.
Taş Ocağı No.10
.
.
DnA’in tasarladığı üçüncü yeniden canlandırma projesi olan Taş Ocağı No.10, taşa dair tüm süreçleri ziyaretçilerin gözlemleyebilmesi için ahşap detaylara sahip basamaklı bir oturma alanına dönüştürülmüş. Tüm ocaklar tarafından kullanılan erişim yolunun batısında bulunan 10 numaralı ocak, ormanlık alanda yer alıyor. Erişim yolunda bulunan rampa, yaklaşık 3 metre yüksekliğindeki bir izleme platformuna dönüşüyor. Düzenli olarak canlı performanslar sergileyen yerel taş ustaları, uzun süredir bölgeyi şekillendiren artık yok olmaya başlayan eserleri ziyaretçilerin beğenisine sunuyor. Taş ocağına kadar uzanan dairesel bir seyirci standı ziyaretçilerin tribünden performansları izleyebilecekleri, üst platformlardan manzaranın keyfini çıkarabilecekleri mekanlar sunuyor. Yerel taşla inşa edilen tribün merkezi bir merdivenle platformlara ayrılıyor. Taş blokların çıkarılmasıyla oluşturulan, gökyüzüne doğru uzanan bir forma sahip olan yapı, öğleden sonra erken saatlerde güneş ışığıyla yıkanıyor. Yerel halkı bin yıllık tarihi ve mirasıyla yeniden buluşturan tüm bu projeler taş ocaklarının yeniden kullanımı konusunda dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor.
.
Mimari Tasarım: DnA
Tamamlanma Tarihi: 2022
Yer: Çin
Fotoğraflar: Ziling Wang, Xiandu Scenic Area
.
.
Roman Taş Ocağı
.
.
Avrupa’nın en eskilerinden biri olan Avusturya’nın Burgenland eyaletindeki Aziz Margarethen Taş Ocağı\ 2001 yılından beri UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alıyor. Buradan çıkarılan kumtaşı, Viyana’daki Aziz Stephen Katedrali’nin yanı sıra dönemin pek çok simge binasının yapımında da kullanılmış. AllesWirdGut Architektur tarafından dönüştürülen taş ocağı, günümüzde operalara, festivallere, klasik müzik konserlerine ve tiyatro oyunlarına ev sahipliği yapıyor. Yerel ve doğal taş ocağının merkezine kurulan gösteri merkezi, şehrin gürültüsünden uzakta, gökyüzünün altında ziyaretçilerine etkileyici bir atmosfer sunuyor ve etkinlikleri üst boyuta taşıyor. Avusturya’da eşi benzeri olmayan bu ocağın, konumunun ve etrafını saran taş kaynağının büyüleyiciliği mekansal etkiyi güçlendiriyor. Ziyaretçilerin otoparktan oditoryum koltuklarına gidiş dönüşte kullandıkları yol işlevsel olarak iyi tasarlanmış olmasının yanı sıra seyircileri büyüleyici deneyimin bir parçası olmaya hazırlıyor. Tasarımın temel fikri, muhteşem kaya manzarasının ambiyansını tiyatro arenasının her yerine yaymak ve böylece onu elle tutulur ve pek çok farklı ölçekte hissedilebilir bir deneyim haline getirmek olmuş. Bu tasarım fikri taş ocağının heybetini ziyaretçisine aktaran, mimarlık ve doğa arasındaki dengeyi alışılmışın dışına taşıyan bir sanat merkezi olmuş. Mimari formu aktif olarak kullanılan bir taş ocağını andıran yapı Avusturya’da eşi benzeri olmayan konumuyla benzersiz bir ambiyans yaratmayı başarıyor.
.
Mimari Tasarım: AllesWirdGut Achitektur
Tamamlanma Tarihi: 2008
Yer: Avusturya
Fotoğraflar: Hertha Hurnaus
Simay Sevimbige / Editör & Yüksek İç Mimar