Uluslararası otel zincirleri ve dünya markaları için konaklama projeleri üreten Yeşim Kozanlı Mimarlık, ağırlama sektöründeki çeyrek asırlık deneyimini dünyanın farklı coğrafyalarında hayata geçirdiği ödüllü projelerle taçlandırıyor. Tasarımda sadelik ve fonksiyonelliğin yanı sıra, farklı malzeme ve renkleri bir arada kullanarak sıra dışı yeni konseptler oluşturmayı tercih eden İç Mimar Yeşim Kozanlı ile çalışma prensipleri ve tasarıma olan yaklaşımının yanı sıra doğal taş malzemenin projelerindeki önemini konuştuk.
.
Sizi iç mimarlığa yönlendiren etkenler nelerdi?
Aslında resim yapmayı daha doğrusu bir şeyler karalamayı her zaman çok sevdim. “Tasarım” denen anlayışın çok da farkında olmadan bir şeyler çizmeye ve resim yapmaya meraklı bir çocuk olarak büyüdüm. İlk önce, 10-11 yaşlarında moda tasarımcısı olmaya karar verdim. O dönemde bazen moda tasarımı çizimleri, bazen siyah beyaz perspektif mekan, bazen de portreler çizerdim. Ailem de mimar olmadığı gibi çevremde de yoktu, o yüzden oldukça içgüdüsel davrandığımı söyleyebilirim. 11-12 yaşına geldiğimde ressam olacağım dedim kendi kendime ama sonraları okuldaki öğretmenlerimden biri üç boyutlu tasarım yapmalısın sen diyerek beni yönlendirdi ve ilk hayali mekanlarımı yapmaya başladım. Bir gün lise birinci sınıftayken, mimarlık fakültelerinin broşürleri geldi okulumuza ve mimarlık alanında ilerlemek istediğimden emin oldum. Hızla hemen perspektif ve çizim dersleri almaya başlayarak sınava hazırlanmaya başladım. Matematik ise zaten çok sevdiğim bir dersti ve bununla birlikte yaratıcı olma duygusunu çok sevdim.
YKA&ID nasıl ve ne zaman kuruldu?
1994 yılında başladığım Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı eğitimi, aynı zamanda profesyonel alanda yolculuğumun da başlangıcı oldu. Üniversite yıllarımda bile çalışmaya başladım ve mezun olduğum andan itibaren, küçük bir ekiple birlikte, kendi tasarım ofisimi hayata geçirdim. İlk projelerimiz, genellikle ofisler ve konutlar üzerineydi; ancak zamanla otel tasarımı gibi daha kompleks ve zorlu projelere doğru evrildik ve bu alanın uzmanları haline geldik.
Bugün, Yeşim Kozanlı Architecture & Interior Design olarak hizmet veriyoruz ve küresel çapta birçok prestijli otel markasına akredite olmuş durumdayız. Ekip olarak hem ofis içerisinde hem de sahada ortalama 100 kişiyle çalışıyoruz. Bu büyüklükteki bir ekiple çalışmanın karmaşıklığını ve zorluğunu anlamak kolay, ancak bu, tasarım sürecimizin zenginliğine ve çok yönlülüğüne büyük ölçüde katkıda bulunuyor.
Her projede, farklı disiplinlerden gelen ekip üyelerinin bir araya gelerek birçok farklı bakış açısı ve yetenek katması, çözümlerimizin derinliğini ve çeşitliliğini arttırır. Bu, bizim en büyük gücümüz. Hem benim kişisel yolculuğumda hem de firmamızın evriminde, hedefimiz her zaman, mimari ve iç mekan tasarımında kalite ve inovasyonu sürekli kılmak.
.
.
Çalışma prensipleriniz ve tasarım yaklaşımlarınız hakkında neler söylersiniz?
Öncelikle disiplinli ve yoğun bir çalışma prensibine sahibim. Endüstriyel tasarım ve iç mimari projelerin uyum ve paralellik içerisinde hareket ettiğini düşündüğümüz için, kullandığımız ürünlerin tasarımını kendimiz yapmaktayız ve bu noktada yerel üretimi desteklemekteyiz. Büyük projeler de dahil olmak üzere butik bir davranış sergiliyoruz, böylelikle alanlar ile daha çok bağ kuran projeler ortaya çıkartabiliyoruz. Sektörel işbirliği içerisinde, sanatçı ve zanaatkarlarla çalışarak, projelerimize sanatı ve sanatçıyı dahil etmeye çalışıyor, kültürel devamlılığı projelerimizde yaklaşım olarak benimsiyoruz. Tasarımda insan odağından kopmadan, hislere dokunan, bulunduğu alanlar maksimum uyum sergileyen yaşam alanları tasarlamak ana hedefimiz oluyor.
.
.
Proje portföyünüz ağırlıklı olarak konaklama alanındaki mimari, iç mimari tasarım ve konsept geliştirme işlerinden oluşuyor. Konaklama mekanlarında çok yönlü tasarım süreçlerini nasıl gerçekleştiriyorsunuz?
Süreç genel olarak, araştırma ve analiz, konsept geliştirme, tasarım aşaması, detaylı tasarım ve dökümantasyon, uygulama, denetim ve son olarak teslim aşamalarından oluşuyor.
Müşterinin ihtiyaçları, beklentileri ve vizyonu hakkında derinlemesine bilgi alırız. Pazar araştırması yaparak hedef kitle, rakip analizi ve konum gibi unsurları değerlendiririz. Yanı sıra proje yeri ve çevresinin sunduğu fırsatlar veya kısıtlamaları da değerlendiririz. Kültürel unsurlar ve hedef kitleye uygun bir tema ve konsept oluşturulur. Renkler, malzemeler, doku ve atmosferi gösteren bir mood board hazırlanır. Oda yerleşimleri, halka açık alanlar, arka ofis vb. için etkili zonlama ve planlama yapılır. Temel tasarım fikirleri 3D modelleme ve görselleştirme araçları ile müşteriye sunulur.
İç mekan detayları için mobilya, aydınlatma, sanat eserleri vb. konularında detaylı çözümler geliştirilir. İnşaat ve uygulama aşamasına geçmeden önce gerekli tüm teknik dokümantasyon hazırlanır. Uygulama aşaması için en uygun yükleniciler ve tedarikçiler seçilir. Projeyi başından sonuna kadar yakından takip eder, kalite kontrol ve denetim yaparız. Müşterinin son onayını aldıktan sonra proje tamamlanır. Proje tamamlandıktan sonra performansımızı değerlendirir ve gelecekteki projeler için öğreniriz.
Bu süreç boyunca sürekli iletişim halinde olur, interaktif bir yaklaşım benimseriz. Her proje biricik olduğu için bu adımlar projenin gereksinimlerine göre özelleştirilir. Konaklama mekanları için bu detaylar, çok yönlü tasarım için olmazsa olmaz araştırma konularıdır.
Sanatın ilham verici ve iyileştirici gücünü kullanarak; modern, sade ve her mekanın kendine özgü bir dokusu olduğunu unutmadan akıllı tasarımlar hazırlamayı hedefliyorsunuz. Bu yaklaşımınızı detaylandırır mısınız?
İnsan duygularına odaklanan ve insan ölçeğinde fonksiyonlarını özel kılan tasarımların ortaya çıkmasını biraz da sanatın gücünden beslenerek gerçekleştiriyoruz. Sanat bizim için insan duygularını, hislerini tetiklemenin en etkili yollarından biri. Çalışmalarımız da önce tasarladığımız mekanda yaşayacak olan insanları etkileyen, yeni hisler uyandıran detayları anlamaya çalışıyor, yapmış olduğumuz ürünün de bu hislere etki etmesini hedefleyecek şekilde şekillendiriyoruz.
Bu noktada ilham verici sanat eserleri, estetik, duygusal bağımız ve kürasyon yani seçkilerimiz etkili bir şekilde yer alıyor. Temiz estetik ve evrensellikte aynı şekilde sanatın bir parçası ve algı olarak bundan besleniyoruz. Her mekanın kendine özgü bir dokusu var, bu dokuyu ve kimliği hikayeleştiriyor ve konuya bu bakış açısı ile yaklaşmaya çalışıyoruz. Yani en başından, en sonuna kadar tüm aşamalarda sanat bizim besleyici ve destekleyici bir aracımız oluyor.
.
.
Konaklama sektöründeki ilgi çekici yenilikler ve güncel eğilimlerden söz eder misiniz?
Konaklama sektörü hızlı bir şekilde gelişen, insan ihtiyaçlarına göre sürekli güncel ve yenilikçi olması gereken bir sektör. Yaklaşım açısından son birkaç sene de yoğun şekilde üstünde durulan eğilimler söz konusu.
Dünya genelinde enerji tüketiminin çok olması ve küresel iklim krizi gibi sebeplerden de ders alabileceğimiz şekilde, tesislerde enerji verimli sistemler, sürdürülebilir malzemeler ve atık yönetimi gibi konular, sürdürülebilirlik başlığı altında güncel bir eğilim. Sürekli değişen dinamiklerde, modüler ve esnek alanlar oluşturmak, farklı amaçlar için aynı alanı dönüştürebiliyor olmakta yeni tasarım yaklaşımlarından. Özümüze geri dönüş niteliği taşıyan, yerel kültüre saygı ile, yerel materyaller, el sanatları ve otantik malzemeler kullanmak. Geleneksel konseptler yerine deneyim ve sosyallik odaklı alanlar oluşturmak ve bu bölgelere multidisipliner özellikler kazandırmak. Son olarak, doğa ile bütünleşen, ekoturizmi destekleyen alanlar tasarlamak günümüz konaklama sektörünün güncel eğilimlerinde yer alıyor.
.
.
Gastronomi alanında da tasarımlarınız bulunuyor. Restoran tasarımlarında mimariyi yönlendiren temel etkenler hangileri?
Restoran tasarımlarında temel etken restoranın içeriği ve konsepti oluyor. Örnek vermek gerekirse Türk mutfağı ve İtalyan restoranları içeriklerine yaklaşımlarımız ve hikayeleştirme şekillerimiz farklı oluyor. Yaratmak istediğimiz atmosfere, restoranın fonksiyonellik ve işlevsellik özellikleri girdiğinde konsept fiziksel olarak şekillenmiş oluyor. Atmosfer, yerel özellikler, sürdürülebilirlik ve müşteri akış profili temel etkenler olarak ele aldığımız problemler oluyor.
.
.
Mekan tasarımlarının en önemli unsurlarından biri olan malzeme seçimleri hakkında neler söylersiniz?
Her projenin malzeme seçiminin kendine has özellikleri ve ihtiyacı bulunur. Dolayısıyla bir şehir otelini tasarladığınızda ya da deniz kenarında bir villa tasarladığınızda, kriterler değişmektedir. Mümkün olduğunca malzeme seçimlerimizi, yarattığı fonksiyon ile doğal olandan yana kullanmaktayız. Malzemenin bulunduğu alana uygunluğu, kalite ve dayanıklı olması yine tercihlerimizi oluşturmamızda en önemli etkenler. Çözüm ortaklarımızı belirlerken, konsept ve yaratıcı süreci destekleyici olmalarına özen gösteriyoruz. Malzeme kalitesinin sürdürülebilirliği, ürün teslim süreleri ve üretim hacimleri, geniş ürün kütüphanelerine sahip olmaları ve teknik kadro yeterliliği de tedarikçilerimizi seçmedeki kriterlerimizden. Çözüm ortaklarımızla sürdürülebilir uzun ilişkiler kurmayı tercih etmekteyiz.
Tasarımlarınızda doğal taş malzemenin önemi nedir? Bir iç mimar olarak doğal taşa karşı bakış açınız nasıl?
Doğal taşlar ve malzemeler, projelerimizde sıklıkla tercih ettiğimiz ve özellikle vurguladığımız yapısal unsurlardır. Bu organik malzemelerin kendiliğinden ortaya çıkan estetik değeri, projeye samimi ve sıcak bir hava katıyor. Bu özellikler, onları tasarım sürecinde son derece önemli bir öğe haline getiriyor.
Mimari uygulamaların geniş yelpazesinde, doğal taşın kullanımı proje bazında, doğası, coğrafi konumu ve tasarım diline bağlı olarak değişkenlik gösterir. Çok yönlü bir yapıya sahip olan doğal taş, farklı yüzeyler ve mekan çözümleri yaratma imkanı sunar, böylece her projede kendine özgü bir iz bırakır. Tıpkı diğer tüm malzemelerde olduğu gibi, doğal taşın seçiminde de yerellik ve yöresellik önemli bir rol oynar. Taşın bulunduğu bölgeye özgü olması, projeye daha otantik ve anlamlı bir değer katar.
.
.
Doğal taşı projelerinizde hangi mahallerde ve hangi önceliklerle tercih ediyorsunuz?
Doğal taşlar, geniş bir çeşitlilik ve esneklik sunarak kullanım alanlarına büyük ölçüde adapte olabiliyor. Örneğin, spa tasarımlarında, su emici özelliklerine sahip olan mermer türlerini sıklıkla kullanmayı tercih ediyorum. Bu mermerler, su buharı ve neme karşı dayanıklılıklarıyla öne çıkıyor ve böylece mekanın doğal ve dayanıklı bir atmosferi oluşturmasına yardımcı oluyorlar.
Zemin tasarımlarında ise, doğal taşların çarpıcı desenlerini kullanarak etkileyici bir estetik sunmak mümkün. Bu tür bir uygulama, özellikle otel projelerimizde önemli bir tercih nedeni. Bununla birlikte, güvenliği sağlamak için mermer zeminleri kaymaz hale getirebilmek için çeşitli teknik çözümleri uyguluyoruz, ki bu da otel tasarımlarımızdaki teknik zorluklardan biri.
Ayrıca doğal taşların yüzeyine uygulanan belirli işlemlerle, çeşitli yüzey dokuları ve renkler elde edebiliyoruz. Bu sayede, farklı atmosferler yaratma yeteneğine sahip oluyoruz. Son zamanlarda, doğal renkleri ile dikkat çeken Amazon Green ve Rainforest gibi mermer türlerine özel bir ilgi duyuyorum. Bu mermerler, mekanlara doğal ve lüks bir dokunuş katıyor.
.
.
Şu sıralar masaüstünde devam eden projeleriniz hangileri?
Şu anda yurt içi ve global olmak üzere çok sayıda projemiz masaüstünde devam etmekte. Zincir bir markaya ait, Prag’da yapım aşamasında olan 5 yıldızlı bir otel projemiz mevcut, bu otel projesi 5 tane eski binanın bir araya getirilerek oluşturulan bir kompleks olarak ortaya çıkıyor. Ayrıca termal su özelliklerini barındırıyor.
Aynı şekilde İtalya’da bir kayak oteli projemiz yer alıyor. Bu projemizde bulunduğu coğrafyanın güzelliklerini temelinde barındıran konsept bir otel projesi olarak karşımıza çıkıyor.
Türkiye’ye yeni giriş yapan bir markanın 5 yıldızlı bir otelini ilk defa biz projelendirmekteyiz. Çok yakında duyurusu da yapılacak olan bu marka ile büyük ve etkili bir proje gerçekleştiriyoruz.
Antalya Kaş bölgesinde birden fazla otel projemiz bulunmakta. Yine Antalya’da birden fazla resort otel projemiz de şu anda masaüstünde yapım aşamasında bulunuyor.
Geleceğe yönelik mesleki hedefleriniz ve planlarınız hakkında neler söylersiniz?
Aslında türk mimarlar ve iç mimarlar olarak standartlarımız gün geçtikçe daha çok yükseliyor. Avrupa ve dünyada yüksek kalitede işler yapabileceğimiz kapasiteye sahibiz ve bunu her geçen gün daha geniş bir coğrafyada projeler üreterek kanıtlar nitelikteyiz. Bu gelişim sürecinin devamlılığı ve uluslararası otel markalarının dünya çapında proje üreten markalarından biri olmak hedeflerimizden biri. Bu bağlamda yurtdışında şirketimizin adının daha çok duyulmasını sağlamak ve oralarda değerli ve kıymetli işler üretmekte önceliklerimizden. Ofis ve stüdyo ortamımızda ki, yani mutfaktaki araştırma ve geliştirme kapasitemizi, çok disiplinli yapımızı arttırmak, çalışan eğitim düzeyimizi ve sektörün yeni mimar ve iç mimar adaylarına eğitici bir çalışma ortamı sunmakta sektördeki çalışma ortamının sürdürülebilirliği ve kalitesi adına hedeflediğimiz önemli unsurlardan biri. Mesleki alanda genel gelişim, araştırma ve problemleri çözmek adına bir araya geldiğimiz idealist İç Mimarlar Derneğimiz ile, mesleki alanda daha fazla çözümler üretebileceğimiz ortamlar oluşturmakta sorumluluğumuzda olan planlar dahilinde.
Yeşim Kozanlı olarak, daha yaşanabilir alanlar oluşturmak, daha huzurlu ve keyifli ortamlar tasarlayarak insanların hayatlarına dokunmak ve bunu sürdürülebilir kılmakta en temel hedef ve isteğimiz olabilir.
.